Velayet Hakkı ve Velayet Davası
Anne ve babalar, reşit olmayan çocukları üzerinde velayet hakkı ismi verilen bir hakka sahiptir.
Çocuğa ilişkin meselelerde dikkate alınması gereken temel ilke çocuğun yüksek yararı ilkesidir. Bugün artık velayet, ana babanın çocuk üzerinde hakimiyet kurmasının aracı olarak değil, çocuğun hayata hazırlanmasının bir aracı olarak kabul edilmektedir. Ana ve baba çocuğun bakımından, korunmasından, eğitiminden, temsilinden, çocuğun bedensel ve ruhsal iyiliğinden sorumludurlar. Ancak bu ideal ortamın sağlanamadığı durumlar ortaya çıkabilir. Çocuğun yararının gerektirdiği her durumda, somut olayın tüm verileri değerlendirilerek velayet kurumunun düzenlenmesi gerekebilir. [1]
Velayet, Türk Medeni Kanunu'nun 335-351'inci maddeleri arasında düzenlenmiştir.
Velayet Hakkı
Velayet hakkı yalnız ana babaya tanınmıştır. İstisnai olarak evlat edinenler de evlatlık üzerinde velayet hakkına sahiptir. Kişiye sıkı sıkıya bağlı haklardan olan velayetin ana ve baba haricinde, birinci dereceden akrabalar olsa dahi üçüncü kişilerce kullanılması mümkün değildir.
Herhangi bir mahkeme kararı olmadan velayet hakkının anne ve babadan alınması mümkün değildir. Aynı zamanda çeşitli sebeplerden dolayı kısıtlanmış olan ergin çocukların da velayeti ana ve babaya aittir.
Ana ve baba evli ise velayet hakkı eşit ve birlikte kullanılmak üzere ana ve babaya aittir. Eğer ortak yaşama son verilmiş ya da ana baba hakkında ayrılığa hükmedilmiş ise velayet hakkı taraflardan birine verilebilir.
Evlilik birliğinin devamı sırasında çocuğun velayeti konusunda anlaşmazlıklar yaşayan eşler, ayrı ayrı veya birlikte müracaat ederek hakimin müdahelesini isteyebilir.
Çocukları üzerinde velayet hakkına sahip olan anne ve babaların bazı görev ve sorumlulukları vardır. Haliyle velayet hakkı talep eden ebeveynin de bu görev ve sorumluluklara riayet edebilecek niteliklerde olması gerekir.
Velayet kararı verilirken dikkat edilen bazı yükümlülükler şunlardır;
- Çocukların bakımı,
- Eğitim, öğretim ve koruma,
- Çocukların kişilik hakları vb.
Velayet Davası Nasıl Açılır?
Genellikle boşanma davaları sırasında eşlerin uyuşmazlık halinde olması durumlarında velayet davası açılabilir.
Velayet davası, çocukların haklarını üzerine almak isteyen eş tarafından aile mahkemesinde açılan bir davadır. Davanın sonucuna bağlı olarak çocuk veya çocukların velayet hakkı, davayı kazanan eşe verilmektedir. Her somut olay, kendi içerisinde değerlendirilir. Ana- babanın sosyo - ekonomik koşulları, çocuğun yararı, çocuğun görüş ve istekleri, yaşı gibi unsurlar göz önünde bulundurularak velayet hususunda karar verilir.
Türk Medeni Kanunu içerisindeki düzenlemelere bağlı olarak yürütülen davalarda önemli olan bazı noktalar vardır. Eşlerin boşanması durumunda müşterek çocuğun üstün yararının sağlanması, aile mahkemelerin öncelikle gözeteceği husus olmaktadır. Çocukların geleceğinin güvence altına alınması için oldukça önemli olan velayet hakkı, çeşitli incelemelerle birlikte verilmektedir.
Velayet davalarında önemli olan noktalardan biri, çocukların yaşıdır. Çocukların idrak yaşı mahkemeler tarafından 8 olarak kabul edilmektedir. Aksi bir durum olmadıkça velayet davalarında 8 yaş ve üzeri çocukların görüşünün alınması gerekmektedir.Kişiler, mahkemenin isteğine uygun içerikteki dava dilekçelerini hazırlayarak aile mahkemelerine müracaat edilebilir. Basit yargılama yöntemiyle gerçekleştirilecek olan dava neticesinde çocuğun velayet hakkı konusunda karar verilir. Aile mahkemelerinin yanı sıra ihtiyaç duyulması halinde asliye hukuk mahkemeleri de velayet davalarına bakabilmektedir.
Velayet davası açmak isteyen bireyler için avukat ve danışmanlık hizmetleri de bulunmaktadır. Boşanma avukatı tarafından da profesyonel bir şekilde yürütülen süreç ile birlikte velayet davası açmak mümkündür. Velayet davalarında avukatların dikkatli ve detaylı bir savunma hazırlaması oldukça önemlidir.
Kimler Velayet Davası Açabilir?
Resmi bir nikah neticesinde evlilik birliğine başlayan ve çocuk sahibi olan kişiler, boşandıkları zaman çocuklarının hak ve sorumluluklarını üzerine almak için mahkemelere dava açabilirler. Hem öz hem de üvey çocuklar için velayet davası açmak mümkündür.
Kanunlarda velayet davası açma hakkı sadece anne ve babaya verilmiştir. Çocuklar ile kan bağı bulunan başka bir kişinin velayet davası açma hakkı bulunmamaktadır. Velayet davalarında çocukların hakkı genellikle annelere veriliyor olsa da bu alanda önemli olan birçok nokta vardır. Annenin ekonomik durumunun kötü olması ve çocuğun babayı istiyor olması gibi durumlarda karar değişebilir.
Hangi Durumlarda Velayet Davası Açılır?
Anne ve baba üzerinde eşit olarak kullanılan velayet hakkı çeşitli durumlarda velayet davası ile birlikte tek tarafa geçebilir.
Velayet davasının açılması için gerekli olan bazı şartlar bulunmaktadır. Evlilik birliği sırasında anne ve babaların müştereken sahip olduğu velayet hakkı boşanma durumlarıyla birlikte tek bir eş üzerine geçebilir. Boşanma davalarını yürüten hakimler tarafından çocuğun velayet hakkının kime verileceği belirlenir.
Aile mahkemelerine velayet davası açmak isteyen kişilerin geçerli nedenleri bulunmalıdır. Mahkemeler, velayet davalarında ilk olarak çocukların menfaatini göz önünde bulundurur. Velayet davasının açılabileceği durumlar şu şekildedir;- Çocuğun ahlaklı bir şekilde yetiştirilmemesi,
- Velayetin olduğu anne veya baba tarafından yasalara uygun davranılmaması,
- Velayetten kaynaklanan sorumlulukların yerine getirilmemesi,
- Çocukların eğitim, sağlık ve güvenlik gibi haklarının sağlanmaması.
Velayet Davası Ücreti
Velayet davası ücreti için net bir rakam belirlenememekle birlikte anlaşacağınız avukatın alanındaki tecrübelerine ve mesleki uzmanlığına göre ücretler değişebilmektedir. O yüzden bir avukat desteği alırken ücret kısmından ziyade avukatınızın velayet davalarına hakimiyetine dikkat etmek, sizin için uzun vadede daha avantajlı olacaktır.
Velayet Davası Ne Kadar Sürer?
Velayet davası ; davanın içeriğine, çocukların yaşına, anne ve babanın maddi yeterliliğine, iştirak nafakası belirlenmesi ve gereken tüm incelemelerin yapılabilmesine göre 6 aydan 1 seneye kadar uzayabilmektedir. Velayet davalarında amaç çocuğun menfaati doğrultusunda karar vermektir.
