MAL REJİMİ DAVALARI BÖLÜM 3: KİŞİSEL MAL NEDİR?

Türk Medeni Kanunu’nda eşler için birden fazla mal rejimi seçeneği sunulmuştur.
Bunlar; edinilmiş mallara katılma rejimi (yasal mal rejimi), mal ayrılığı rejimi (olağanüstü mal rejimi), paylaşmalı mal ayrılığı rejimi ve mal ortaklığı rejimidir.
Eşler mutlaka kanunda gösterilen bu dört mal rejiminden birine tabi olmak zorundadır.
Eğer eşler bu dört rejimden birini mal rejimi sözleşmesi ile seçmezlerse; kanun karşısında “yasal mal rejimi” olarak adlandırılan edinilmiş mallara katılma rejimini seçmiş sayılacaklardır.
Medeni Kanun’a göre yasal mal rejimi, eşlerden her birinin edinilmiş malları ile eşlerden her birinin kişisel mallarını kapsar.
Bu bölümde kişisel malların ne olduğu çeşitleri ile incelenecek, ilerleyen bölümlerde ele alınacak mal paylaşımı davalarına zemin oluşturulacaktır.
Keyifli okumalar dileriz.

KİŞİSEL MAL

Öncelikle belirtmek gerekir ki yasal mal rejiminde bir karşılık ödenmek suretiyle elde edilen ve kişisel mal sayılmayan tüm malvarlığı değerleri edinilmiş maldır.
Bir diğer ifade ile yasal mal rejiminde türü belirlenemeyen mala, edinilmiş mal karinesi uygulanır.
Kişisel mallar, edinilmiş malların aksine sınırlı sayıdadır.
Yasal mal rejimi içerisinde yer alan kişisel mallar, "kanun gereği kişisel mallar" ve "sözleşme gereği kişisel mallar" olmak üzere ikiye ayrılır.
Kişisel mallar kural olarak tasfiyeye konu edilmezler. Bir diğer ifade ile kişisel malların edinilmesinde diğer eşin herhangi bir emeği, katkısı veya evlilik birliğindeki iş bölümü ve iş birliğinin etkisi bulunmadığından, kişisel mallar bölüşülmemektedir.
Karşılığı verilmeksizin eşlerden biri tarafından edinilen kişisel mallar, tasfiye dışıdır.
Evlilik birliği süresince sahip olunan malların edinilmiş mal mı yoksa kişisel mal mı olduğu hususunda belirsizlik olması halinde, kişisel malın tespiti aile mahkemesinden istenebilmektedir.[1]
1.1.2002 Tarihinden önce Türk Kanunu Medenisi gereği mal ayrılığı rejimi geçerlidir. Mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemlerde eşlerin edindiği mallar, kural olarak kişisel malıdır.[2]

KANUN GEREĞİ KİŞİSEL MALLAR

Kanun gereği kişisel mallar, Medeni Kanun’un 220. maddesinde sınırlı olarak sayılmıştır. Bunlar:
  1. Eşlerden yalnız birinin kişisel kullanımına yarayan eşyalar,
  2. Mal rejiminin başlangıcında eşlere ait olan mallar,
  3. Sonradan miras yoluyla gelen malvarlığı,
  4. Eşlerin herhangi bir şekilde karşılıksız kazanma yoluyla elde ettiği malvarlığı değerleri,
  5. Manevi tazminat alacakları ve
  6. Kişisel mallar yerine geçen değerlerdir.
Yukarıda belirttiğimiz gibi, altı maddede listelenen bu malvarlıkları kanunda sınırlı olarak sayılmıştır. Somut olayın özelliğine göre çeşitlendirilememektedir.

1. KİŞİSEL KULLANIMA YARAYAN EŞYA

Medeni Kanun’un 220. b.1 maddesine göre eşlerden birinin kişisel kullanımına yarayan eşya, edinilmiş mal grubundan gelen bir değer ile alınmış olsa bile ister tüketilen ister dayanıklı bir mal olsun o eşin kişisel malıdır.[3]
Bir diğer ifade ile kişisel kullanıma yarayan mal, eşin kişisel malı ile alınmamış olsa dahi, yalnız kişisel kullanım amacına hizmet ediyorsa, eşin kişisel malıdır.
Kişisel kullanıma yarayan eşya genel olarak taşınır maldır. Taşınmaz malın eşin kişisel kullanımına ayrılması çok nadirdir. [4]
Örneğin Yargıtay bir kararında[5], eşin özel kullanımı için araçta bir tertibat ya da düzenleme yapılmamışsa, yalnız aracın engellilere tahsis edilmiş olmasını eşin kişisel malı sayılabilmesi için yeterli bulmamıştır.
Kişisel kullanıma yarayan eşyalara;
- Eşlere ait giyim eşyaları [6],
- Süslenmek amaçlı alınan mücevher, saat, takılar, 
- Spor araç ve gereçleri, 
- Cep telefonu, dizüstü bilgisayar, örnek olarak gösterilebilir.
Kişisel kullanıma yarayan eşya, eşlerin evlenmeden önce sahip olduğu, böylece başlangıç malvarlığından sayılan eşyalardan da olabilir.
Kişisel kullanıma yarayan eşya, evlilik süresince eş tarafından karşılıksız kazanımla da edinilmiş olabilir.
Kişisel kullanıma yarayan eşyanın edinilmiş mallardan alınmış olması halinde ise  tasfiye aşamasında artık değerin hesaplanması gündeme gelir.
Medeni Kanun’un 230. maddesine göre eş, edinilmiş mal ile alınan ve diğer eşin kişisel malı sayılan mal için kişisel malın denkleştirilmesini isteyebilmektedir.
Yine, o kişisel malın alınması eşin hayatını sürdürebilmesi için zorunluluk arz ediyorsa, örneğin bir ortopedi malzemesi, ne kadar pahalı olursa olsun eşin kişisel malıdır ve denkleştirme istenememektedir.
Eğer eşya aile içerisinde birlikte kullanımda olan özellikte ise o eşya kişisel mal sayılamamaktadır. Söz konusu birlikte kullanımın yoğun ve olağan olmalıdır.[7]
Son olarak eğer bir kişisel mal, koşulların değişmesi sebebiyle artık gereksiz duruma geldiği için elden çıkarılmış/satılmış ve o para ile aile içerisinde birlikte kullanıma yarayan bir eşya alınmışsa, yerine alınan mal artık edinilmiş mal sayılmaktadır.[8]

2. BAŞLANGIÇTA GELEN MALVARLIĞI

Medeni Kanun’un 220. maddesinin b.2 hükmüne göre eşlerin edinilmiş mallara katılma rejiminin başlangıcında sahip oldukları her türlü malvarlığı değerleri kişisel malıdır.
Başlangıç malvarlığına dahil olan mallar;
  1. Evlilik öncesi edinilen mallar,
  2. Fiili birliktelikte edinilen mallar,
  3. Nişanlılıkta edinilen mallar,
  4. Ödemesi evlilik öncesi yapılan mallar, olarak sayılabilir.

Evlilik öncesinde edinilen mala evlilik öncesinde diğer eşin bir katkısı varsa eğer, genel hükümlere göre katkısının istenmesi mümkündür. Ancak bu tür talepler aile mahkemesinin değil asliye hukuk mahkemelerinin görev alanındadır.
Eşlerin nişanlı oldukları dönemde edindikleri mallar ister karşılığı verilerek alınmış ister karşılıksız kazanım yoluyla alınmış olsun, eşlerin kişisel malıdır.
Ancak Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, evlenmeden önce nişanlıların birbirlerine havale ettikleri ödünç paraların evliliğin kurulması niyetiyle gönderildiği hallerde eşlerin edinilmiş malı olarak kabul etmektedir.[9]

3. MİRAS YOLUYLA GELEN MALVARLIĞI

Medeni Kanun’a göre yasal mal rejiminin kurulmasından sonra, miras yoluyla eşlerin elde ettiği tüm malvarlığı değerleri, eşlerin kişisel malıdır.[10]
Bu durumda mirasçılık şekli önemli değildir. Eşlerden birine gerek kendi miras bırakanından gerekse üçüncü kişilerden ölüme bağlı tasarruflarla gelen kazanımlar, eşin kişisel malvarlığına dahildir.
Önemli olan miras yoluyla gelen kazanımın karşılıksız olmasıdır.

4. KARŞILIKSIZ KAZANMAYLA GELEN MALVARLIĞI

Eşlerin evlilik birliği süresince karşılıksız kazanmayla edindiği tüm mallar, kişisel malvarlığına aittir.
Şansa dayalı çekilişler ve oyunlar sonucu elde edilen gelirlerin hangi mal grubuna ait olduğu hususunda çeşitli Yargıtay uygulamaları vardır. Yargıtay uygulamalarına göre,
  • Şansa dayalı çekilişler ve oyunlar sonucu elde edilen gelirlerin hangi mal grubuna ait olduğu hususu, çekiliş ve şans oyunu için ödenen bedelin ait olduğu mal grubuna göre belirlenir.
  • Ödenen bedelin kaynağı veya hangi eş tarafından ödendiği tespit edilemiyorsa karine olarak eşleri paylı mülkiyetinde sayılır.
Ana ve baba gibi yakınlardan tarafından eşlere yapılan temlik işlemleri, hayatın olağan akışına göre karşılıksız kazandırma ve bir tür bağış işlemidir. Bu nedenle eşlerin kişisel malı sayılır.
Nafakalar, ahlaki olduğu ve karşılık ödenmek suretiyle elde edilen malvarlığı değerlerinden sayılamayacağı için eşin kişisel malı sayılmalıdır.[11] Doktrinde aksi görüşler de mevcuttur.[12]

5. MANEVİ TAZMİNAT ALACAĞI

Medeni Kanun’un 220.maddesinin b.3 hükmüne göre manevi tazminat alacağı kanun gereği eşin kişisel malıdır.
Bu noktada manevi tazminat alacağının kaynağı ya da yükümlüsü önemli değildir.

6. KİŞİSEL MAL YERİNE GEÇEN İKAME DEĞERLER

Eşlerden birine ait olan, kişisel kullanıma yarayan, giriş malvarlığında bulunan, miras yoluyla geçen, karşılıksız kazanmayla edinilen veya manevi tazminat alacağı olan malların herhangi bir biçimde değişmesi durumuna, o malın yerine geçen ikame değerler de kişisel maldır. [13]

SÖZLEŞME GEREĞİ KİŞİSEL MALLAR

Yasal mal rejimi içerisinde yer alan kişisel mallar, "kanun gereği kişisel mallar" ve "sözleşme gereği kişisel mallar" olmak üzere ikiye ayrılmakta idi.
Kanuna göre eşler, sözleşme ile kişisel mal yaratabilmektedir. Ancak bu imkân yalnız:
  1. Bir mesleğin icrası veya işletmenin faaliyeti sebebiyle doğan edinilmiş mallara dahil olması gereken malvarlığı değerleri ve,
  2. Kişisel malların gelirleri için mümkündür.

Eşler mal rejimi sözleşmesi yaparak, mesleklerinin icrası veya sahip oldukları işletmelerin faaliyetlerinden elde ettikleri değerlerin kişisel malları sayılmasını kararlaştırabilirler.
Kişisel malların gelirleri ise kanun gereği edinilmiş mal sayılmaktadır. Ancak eşler, dilerlerse kişisel mallarının gelirlerinin de kişisel malları sayılmalarını kararlaştırabilirler.


 Mal paylaşımı davaları hakkında detaylı bilgi almak için bizimle buradan iletişime geçebilirsiniz.
Sağlıklı günler dileriz. 
 #ankara avukat    #boşanma avukatı    #aile hukuku    #hukuki danışmanlık
[1] Yargıtay 2. H.D., 02.11.2006, 6058-14810
[2] Yargıtay 8. H.D., 18.04217
[3] Ömer Uğur Gençcan, Mal Rejimleri Hukuku, Yetkin Yayınları, 7. Baskı, 2021, s.280
[4] Ömer Uğur Gençcan, Mal Rejimleri Hukuku, Yetkin Yayınları, 7. Baskı, 2021, s.281
[5] Yargıtay 8. H.D., 17.10.208, 2016/11520 E. 2018/17469 K.
[6] Yargıtay 2. H.D., 06.07.2006, 4342-10818                
[7] Ömer Uğur Gençcan, Mal Rejimleri Hukuku, Yetkin Yayınları, 7. Baskı, 2021, s.283
[8] Ömer Uğur Gençcan, Mal Rejimleri Hukuku, Yetkin Yayınları, 7. Baskı, 2021, s.283
[9] Yargıtay 8. H.D., 2348-6173, 17.12.2009
[10] Yargıtay 8. H.D., 09.02.2017, 2016/22003 E. 2017/1387 K.
[11] Ömer Uğur Gençcan, Mal Rejimleri Hukuku, Yetkin Yayınları, 7. Baskı, 2021, s.301
[12] Faruk Acar, Eşin Yasal Miras Payının Belirlenmesi, Ankara 2003, s.64
[13] Yargıtay 8. H.D., 17.01.2011, 2010/3917 E., 2011/44 K., Yargıtay 8. H.D., 26.06.2012, 2012/5049 E., 2012/6308 K.